Covid-19 Kurtuluş Yol Haritası

Dünyayı ve ülkemizi kasıp kavuran Covid-19 virüsü her kesimden insanı mağdur etmeye devam ediyor. Virüse yakalanıp hayatını kaybeden insanlar ve çevresindekilerden öğrendiğimiz acı tecrübeler, hepimizin içini yakıyor. Hayatını kaybedenlere ve çektikleri acılara mı üzülsek yoksa geride bıraktıklarına mı üzülsek ya da kendimiz ve sevdiklerimiz için mi endişelensek bilemedik. Genç, yaşlı demeden birçok insan hayatını kaybetti. Bu yazıları okuduğunuz anda bile insanlar hayatını kaybediyor. Etkilerinin ne kadar süreceği ve ne gibi durumlara yol açacağı kestirilemeyen bu virüsün artık ciddiyetini anlamayan kalmamıştır diye tahmin ediyoruz.

Covid-19
Resim Kaynak : Financial Times

Covid-19 ve İnsan Hayatı

Dünyada insan hayatından daha önemli şey yoktur. Bununla beraber insan türünün geleceği, ekonomik ve sosyal tüm açılardan devam ettirilebilmesi de önemlidir. Devletler bunun için vardır. Ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan ortak bağlantı kuran insanlar aynı coğrafyada bir araya gelerek devlet kurarlar. Devletler kendine bağlı halkı şimdi ve gelecekte, yaşama, barınma, güvenlik, ekonomi alanlarında idame ettirirler.

Tüm dünyanın başına musallat olan bu Covid-19 virüsünde de bütün devletler kendi halklarının sağlığını korumak için yoğun çaba sarf ediyorlar. Bazı devletler ise gereken önlemleri almakta geç kalmakla yada en başında hafife almakla suçlanıyor. Tabi burada sadece devletlerin değil halkın da hataları olduğunu kabul etmek gerekir.

Covid-19

Tüm bu yaşananlar neticesinde bu virüsten en çabuk nasıl kurtuluruz size bunun yol haritasını anlatmaya çalışacağız. Elbette biz bu konuda uzman değiliz. Ancak uzman olduğumuz konu, bize olan güveniniz sayesinde size doğru ve bilgilendirici şeyleri anlatmak. Bu nedenle günlerdir Covid-19 ve bundan kurtulmak için bilim insanlarımız demeçler veriyor. Biz de bu bilim insanlarımıza sonsuz şükranlarımızı sunuyoruz. Onların anlattıklarını ve kurtuluş için yol haritasını sizler için derliyoruz.

Covid-19 Kurtuluşunun Yol Haritası

  • Öncelikle katî kurallar çerçevesinde tüm ülkede sokağa çıkma yasağı ilan edilmelidir. Yayılma hızını ve enfekte olan vatandaş sayısının en hızlı kontrolü bu şekilde gerçekleşecektir. Bu yasaktan muaf olanlar; sağlık çalışanları, güvenlik görevlileri, belediye çalışanları ve valiliğin belirlediği hizmet çalışanları.
  • Genel kanı virüsün, toplumun yüzde 70-80’ine yayılacağı şeklindedir. Bu sağlık sisteminin altından kalkabileceği bir yük değil. Bu nedenle sağlık çalışanlara verilebilecek tüm destekler en üst düzeyde verilmelidir. Burada bazı ayrımlar yapılmamalı, sözleşmeli yada kadrolu diye sağlık çalışanları ayrıştırılmamalıdır. Gerekli olan malzeme ve ihtiyaçlar ivedilikle yerine getirilmelidir.
  • Mevcut durumda kullanılan Sağlık Bakanlığı Alo 184 danışma hattı desteklenerek, kendisinde virüs şüphesi bulan vatandaşların ilk tedavileri evlerinde yapılarak testleri buralarda yapılmalıdır. Hastanelerdeki kalabalık bir nebze de olsa azaltılmalıdır. Zira oralara çok ihtiyacımız olacak. Testi pozitif çıkanlar için her şehirde belirlenen bir hastane kullanılacak gerek duyulması halinde hastane sayıları arttırılacaktır.
  • 1 hastanede 10 hasta ile tedavi yürütmek, 5 hastanede 10 hasta ile tedavi yürütmekten daha kolaydır. Ayrıca sağlık çalışanlarına virüs bulaşması ve buradan da diğer hastalara bulaşması mümkün olduğunca engellenmiş olacaktır.
  • Sokağa çıkma yasağında evde kalan vatandaşların yiyecek gereksinimleri için devlet otoriter yapısını ortaya koyacaktır. Mevcut durumda bütün çiftçilerin elindeki meyve ve sebzeyi belediyeler eliyle toplayıp, Türkiye’nin her yanındaki hanelere dağıtacaktır. Bunun yanında bakliyat ve kuru gıda üreticileri ve ellerinde bulunan stoklar devlet eliyle toplanmalıdır. Gerekli durumda üretimleri için bazı personeller görevlendirilmelidir.
  • Bunların ödemelerini bu kriz geçince yapacağının garantisini verecektir. Yiyecek dağıtımı kesintisiz ve adil bir biçimde yapılacaktır. Köylere ve çiftçilere destek verilerek biran önce yerli ve doğal üretime geri dönülmelidir.
  • Bu süre geçene kadar ülkedeki tüm ekonomik faaliyetler durdurulacaktır. Alacaklı- Borçlu mefhumu bu süreç geçene kadar kaldırılacaktır. Bu tedbirlerin tahminen 1 ay sürmesi ön görüldüğünde, ülke bu bir aylık süreci hayatından silecektir. Sanki hiç yaşamamış kabul edecektir.
  • Devlet bu süreçte gerektiği kadar para basacak ve ülkedeki her vatandaşına bir aylık asgari ücret kadar dağıtım yapılacaktır. Süreç bitiminde gelir ve tüketim dengesini korumak ve ekonomiyi hızla ayağa kaldırmak için bu gereklidir. Dağıtılan bu para devlet tarafından faizsiz olarak geri alınacaktır.
  • Kriz tamamen atladığında herkes bir aylık asgari ücret tutarındaki gelirini devlete geri verecektir. Böylelikle basılan fazla para geri toplanmış olacak, dolaşımda olan fazla paradan dolayı Türk lirasının değer kaybetmesinin önüne geçilecektir.
  • Devlet tüm yatırımlarını askıya alacak ve vatandaşlarını maddi olarak sübvanse edecektir. Unutulmamalıdır ki insan yoksa devlet bir hiçtir.
  • Tüm bu önlemler ile 1 ay gibi bir sürede virüs tamamen kontrol altına alınabilir. Bu bir çok uzmanın çeşitli modellemelerinde görülmüştür .
  • Bu sayede 1 ay sonra insanlar sokağa çıkabilecek, iş yerleri açılacak, ekonomik ve sosyal hayat kaldığı yerden devam edebilecektir.
  • Tüm dünya hala salgın ile mücadele ederken biz çoktan normal yaşantımıza dönmüş olacağız.
Covid-19
Fotoğraf Kaynak : basin.adalet.gov.tr

Yukarıda sizler için derlediğimiz covid-19 mücadele önlemleri ülkemizden ve yurtdışından yaklaşık 130 uzmanın fikirlerini içermektedir. Biz bunları kısa ve anlaşılır bir biçimde derlemeye çalıştık.
Görülen o ki bu önlemler uygulanırsa kısa süre içerisinde mücadele başarıya ulaşır. Çok daha az insanımızın kaybıyla bunu atlatabiliriz. Hızlı bir şekilde eski yaşantımıza geri dönebilir ve krizi fırsata çevirebiliriz. Bilgilendirmesi ve bir fikir sunması bizden, üzerinde düşünmesi ve yeni fikirler geliştirmesi siz değerli okuyucularımızdan . Sağlıklı günlerde görüşmek üzere.


Osman Seyrek
Önce çevreni güzelleştir sonra dünyayı. Düşünen, araştıran, endişelenen ve bunları dile getiren 1992 doğumlu sıradan bir insanım.